İTÜ’de bölüm başkanının görevden alınmasına protesto: Öğretmenimiz yalnız değil
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Şehir ve Bölge Planlama Bölüm Lideri Prof. ifadesiyle ilgili soruşturma başlatıldı.
Eğitim Sen’in öğrencilerin de temel aldığı açıklamasının tamamı şöyle:
“Sarsılan bölgede ivedilikle başlatılan inşaat çalışmalarına rağmen, bilimsel ve sosyal yönü dikkate alınmadan, 24 Şubat’ta Resmi Gazete’de yayınlanan iskan ve imar konulu Cumhurbaşkanlığı kararnamesine ilişkin İTÜ Şehir ve Bölge Planlama akademisyenleri tarafından açıklama yayınlandı. , inanılmaz hal kapsamında.
Yayınlanan açıklamada, kanunlarla korunan orman ve mera alanlarının değişime açılabileceği, mülkiyet haklarının yeni alanlara devrindeki belirsizlikle birlikte hızlı yapılaşma ile adaletsizliklerin ortaya çıkabileceği ve beklemeden uygulamanın yapılabileceği vurgulandı. plan ve imar uygulamalarının bakanlıkça onaylanması için Bu kararnamede çarpık kentleşmenin yasallaştırılacağı ve tüm yetkilerin tek elde toplanacağı belirtildi.
Bildirinin yayınlanmasından 2 gün sonra bölümün internet sitesi İTÜ Bilgi İşlem Daire Başkanlığı tarafından bloke edilmiş ve duyurunun kaldırılmasının ardından tekrar açılmıştır. Salı günü üzülerek öğrendiğimiz üzere bölüm başkanımız görevden alınmış ve hakkında soruşturma başlatılmıştır.
Binlerce insanın ölümüyle sonuçlanan, şehirleri yerle bir eden bir deprem yaşadık. Böyle bir yıkımın ardından yeni yaşam alanlarının oluşturulması ve kentlerin yeniden kurulması; şehir plancıları, mimarlar, inşaat mühendisleri yer alacak, bilgi ve birikimleri bir araya getirilecek. Şehircilik, kamu yararına çalışmayı gerektirir. Planlama süreçlerinde halkın da söz hakkı olmalıdır. Söz konusu kararname, halka itiraz hakkı dahi tanımadan, toplumun ihtiyaç ve isteklerini yansıtmayan, bilimsel ve sağlıklı planlamadan uzak şehirlerin oluşmasına yol açacaktır. Hele Marmara Depremi gibi daha büyük tahribata yol açabilecek afetler kapıda olunca uzman görüşüne olan ihtiyaç daha da arttı.
Kentlerin rant politikalarının sonucu olan yıkımı, sadece bina stoklarının yok edilmesinden ibaret değildir. Toplumsal ve kültürel yıkım demektir. Halkın geçici ve kalıcı olarak nerede kalacağı, sosyo-kültürel mekanların nasıl oluşturulacağı, kamu hizmetlerinin nasıl sağlanacağı gibi bahisler ancak şehir planlaması ile yapılabilir.
Böyle bir dönemde bilimin yuvası olan üniversitelerimizin sessiz kalması beklenemez. Deprem haberinin ardından tüm İTÜ öğrenci ve öğretim üyeleri, deprem bölgesine yapılacak yardımların düzenlenmesinden, kesintili barınma alanlarının tasarımına kadar birçok konuda seferber oldu. Bugüne kadar deprem bölgesi ile dayanışma içinde olan İTÜ bileşenleri bundan sonra da dayanışmaya devam edecek. Bu kapsamda İTÜ Şehir ve Bölge Planlama Bölümü hocalarımız 28 Mart tarihinde bir bildiri yayınladılar. Bu bildiride planlamanın çok boyutlu olması nedeniyle bölgedeki canlı yaşam ve kültürel yapıya uygun bir planlama süreci izlenmesi gerektiğini savundular. Bu doğrultuda görüş ve önerilerini İTÜ Şehir ve Bölge Planlama Dairesi internet sitesi aracılığıyla kamuoyu ile paylaşmıştır.
İTÜ Şehir ve Bölge Planlama akademisyenleri tarafından yayınlanan açıklamanın kaldırılması, bölüm başkanımızın görevden alınması ve soruşturma başlatılması, alanında uzman bilim insanlarının olaya karışmasının engellenmesi ve soruşturulması kabul edilemez. Bugüne kadar rant ve sermaye odaklı bir yapılanmanın olması depremin yıkıcılığını artırmış, deprem sonrasında bölgeye yeterli müdahale yapılmamıştır. Beyin sarsıntısının yaralarını sarmak için hocalarımızın önerileri, yaşayanların hayatını önceleyen bir planlama sağlamayı amaçlıyor. Akademiyi susturma çabalarına karşı öğretmenlerimizin yanındayız!
Bugün hocamızın yalnız olmadığını göstermek için bir yere geldik. İTÜ Bileşenleri olarak İTÜ akademisyenlerinin iradesinin yanındayız. Taleplerimiz karşılanana kadar hep birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz.
Taleplerimiz:
-Bölüm lideri hocamızın görevine iade edilmesi ve soruşturmanın geri çekilmesi
– Üniversite bileşenlerinin karar sistemlerine dahil edilmesinin sağlanması
Üniversite bileşenlerinin iradesini bastırmaya yönelik baskı ve yasaklara son verilmesi”
(HABER MERKEZİ)
